Tünelleri insanlar için yaptık. Yokuşlardan lahzada insinler, yokuşları ani vakitte çıksınlar diye. Tünelin kayışı, Tünele ilk defa bindiği zaman sevinen ve bu sevinci bile belli etmek istemeyen bir çocuk için yapılabilecek bir şey.
Eğer bugün biz tünel kayışı yapamıyorsak, bunun en büyük sebebi Tünele ilk binen ve sevinen çocuğu sevmememizdendir, demeyeceğim. O zaman hem kendimi methetmiş olurum, hem de tünel kayışı yapabilecek bir iktidarda olduğum zehabı hasıl olur, müracaatlar vaki olur! Diyeceğim yalnız şu: Şu insanlara hiçbir şey çok değil.
Edirnekapı'da bu akşam bir ana bir çocuğun Tünele nasıl bindiğini dinleyecek. Çocuk, "Kocaman gözlü adam bana baktı da, iyice sevinemedim," diyecek. Yabancılara gülemediği, beyaz dişlerini gösteremediği, duyduğu şeyleri, söyleyemediği şeyleri bu anaya söyleyecek, onlar da Tünele binmiş kadar sevinecekler.
Sait Faik, Tüneldeki Çocuk, 1946
3 yıl önce
cok guzelmis :)
YanıtlaSil